Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıl dönümü nedeniyle bir camide ki cuma hutbesi sırasında adına dualar okuyan imama tepki göstererek camiyi terk eden , ardından bu tepkisini hakaretlere varan şekilde videoya çeken ve çeşitli sosyal mecralarda yayınlayan kişi tutuklanmıştı.
Bu meczup ilk duruşmasında tahliye oldu. Tahliye sonrasında neler oldu biliyor musunuz? Adliye koridorlarında kalabalık bir grup tarafından tekbir eşliğinde, şeriat sloganları atıldı. Yani o meczup ile aynı düşüncede olduklarını, aynı duygular taşıdıklarını ifade eden bir güruh meczuba destek için adeta adliye koridorlarında gövde gösterisi yaptı. Hep bir ağızdan cumhuriyete, Mustafa Kemal Atatürk’e ve silah arkadaşlarına öfke kustular, devlete adliye koridorlarından meydan okudular.
Peki , bu adliyenin polisi, jandarması, cumhuriyet savcısı, cumhuriyet başsavcısı yok mu? Bu meczuplar o koridorlarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne meydan okurken , kurucu liderine ve silah arkadaşlarına kin kusarken neden sessiz kaldılar? Neden sadece seyrettiler? Hak , hukuk, adalet diyen insanları biber gazı yağmuruna tutarken, plastik mermiler yağdırırken bu meczuplara neden müdahale edilmedi?
“Ölmek istemiyoruz” diye haykıran kadınları yerlerde sürükleyen, geçinemiyoruz diyen işçinin, emeklinin kafasına copları indiren, yurtlarda yer yok sokaklarda , parklarda kalıyoruz diyen üniversitelileri sürükleye sürükleye gözaltına alan polisimiz, neredeydi? Gözlerinin içine bakarak cumhuriyete kin kusan , kurucu liderine hakaretler eden meczupları seyrederken hiç mi rahatsız olmadılar? Hiçbir cumhuriyet savcısının kulağı duymadı mı olan biteni? Cumhuriyet başsavcısı ne yapıyordu, cumhuriyet karşıtı sloganlar atılırken?
Hadi bunların hiçbirisi görevini yapmadı; adalet bakanı nerede, hakimler savcılar kurulu nerede, içişleri bakanı nerede? Cumhuriyetin 101. yılına girdiğimiz bu yıl da ,cumhuriyet karşıtlarının adliye koridorlarında, cumhuriyet savcılarının önünde , cumhuriyet başsavcısının gözü önünde cumhuriyet düşmanlıklarını sergilemelerine nasıl izin verilir? Cumhuriyet ve Mustafa Kemal ortak değerimizdir diyen cumhurbaşkanı nerede?
Gereken yapılacak mı? O gün adliyede görevli olan ve sloganlar atılırken sessizce seyreden , polisler, jandarmalar , cumhuriyet savcıları hatta cumhuriyet başsavcısı hakkında soruşturma açılacak mı? Hakimler savcılar kurulu, adalet bakanı, içişleri bakanı görevlerinin gereğini yerine getirecek mi? Cumhurbaşkanı geçmişte bazı durumlarda olduğu gibi bu olayın da savcısı ve takipçisi olacak mı?
Bu olay basit ve sıradan bir olay değildir. Son günlerde gelişen olaylara geniş açıdan baktığımızda planlanan senaryoların birer parçası olduğunu görüyoruz. Toplum olarak soğukkanlı ancak çok dikkatli ve duyarlı olmak zorundayız. Duyarsız olanları da uyarmalıyız. Bu ülkenin adliye koridorlarında tekbir eşliğinde şeriat sloganları atılıyorsa ve buna seyirci kalınıyorsa durum vahimden ötedir.
