Ülkeyi zor günler bekliyor

tarafından
1397

Demokratik hukuk devletlerinde yasaları , anayasayı tanımamak ya da anayasa mahkemesinin kararlarına uymamak ciddi bir suçtur, cezası da ağırdır. Oysa bakıyorsunuz demokratik hukuk devleti olarak tanımlanan ülkemizde yargı organları anayasaya aykırı kararlar alıyor, anayasa mahkemesi üyelerini de suçlayarak ,haklarında suç duyurusunda bulunuyorlar.

Olması gereken ” Hakimler ve Savcılar Kurulunun derhal olaya müdahale ederek, anayasayı tanımayan, kararlarına uyman hakimlerin haklarında soruşturma başlatması ve görevden el çektirmesidir.” Oysa bakıyorsunuz adalet bakanı anayasayı tanımayan , kararlarına uymayan hakimler hakkında gerekeni yapmak yerine onları destekler açıklamalar yapıyor. Nerede kaldı demokratik hukuk devleti kavramı? Nerede kaldı anayasal hukuk düzeni?
Demokratik hukuk devleti olduğunu iddia eden bir ülkede bunlar yaşanırken adalet bakanı, cumhurbaşkanı, iktidar partisi milletvekilleri ile siyasi ortakları sessiz kalıyorsa ya da anayasa mahkemesinin kararlarını tanımayan , uymayan yüksek yargıya destek veren açıklamalar yapıyorsa bunun adı ” Siyasi iktidarın yargı yoluyla mevcut anayasal düzene darbe girişiminde bulunmasıdır” bunun başka bir tanımı, izahı yoktur.
Anayasa mahkemesinin kararlarını eleştirmek ayrı bir şeydir, kararlarına uymamak ayrı bir şeydir. Bu tür gelişmelerin sonucu ” Toplumun yargıya olan güveninin yok olması demektir ki böyle bir şey kaos demektir, terör demektir, anarşi demektir , kan ve gözyaşı demektir. “
Konu Can Atalay ya da bir başkası değil, konu anayasayı tanımak ya da tanımamakla , anayasa mahkemesinin kararlarına uymak ya da uymamakla ilgilidir.

Toplum olarak bir köşede oturup gelişmeleri uzaktan izlemek, anayasayı tanımayan, anayasa mahkemesinin kararlarına uymayan kişileri güçlendirir, cesaretlendirir. Toplum olarak demokratik direnç göstermeli, demokratik tepki ortaya konulmalıdır.
Cumhuriyet Halk Partisi bunu yaptı. Demokrasiye, hukuka, yasalara ve anayasa saygı duyan herkese çağrı yaptı. Sıra muhalefet partilerine, demokratik kitle örgütlerine , derneklere ve tüm demokratik yapılar ile topluma geldi. Herkes Cumhuriyet Halk Partisinin bu çağrısına kulak vermeli , destek olmalıdır.

Bu ülke bizim ve bu ülke sahipsiz değildir. Bu toplum siyasi iradeye de , yüksek yargıya da gereken demokratik tepkisini gösterecek ve yerel seçimlerde bunu sandıklara yansıtacaktır.
Demokrasinin olmadığı , yasaların, anayasanın tanınmadığı bir ülkede huzur da olmaz, aş da olmaz, iş de olmaz.

Demokratik hukuk devletine, anayasana sahip çık Türkiye! Cumhuriyet Halk Parti’sinin, muhalefet partilerinin , baroların sesine , tepkisine ortak ol Türkiye!