
Başörtülü kadına tokat
Bunun adı suiistimaldir, başka bir şekilde açıklanamaz. Bir insanın diğer bir insana karşı fiziksel şiddet uygulamasını kadına şiddet, çocuğa şiddet, yetişkinlere şiddet şeklinde sınıflandırmak; şunun tarafından, bunun tarafından, onun tarafından şiddet gibi kategorize etmek yanlışların en büyüğüdür.
Şiddet kimin tarafından, kime karşı uygulanılırsa uygulansın şiddettir ve suçtur, cezalandırılması gerekir. Cezaların uygulanmasında pozitif ayrımcılık yapılmalı mı, yapılmalıdır. Örneğin kadına, çocuğa, engelliye, yaşlıya kısacası korumasız durumda ya da zayıf konumda olan insanlara karşı işlenen suçlarda ceza artırımı yapılmalıdır. Bu duruma devlet adına görev yapan güvenlik görevlileri de dâhil olmalıdır.
Gelelim asıl konumuza; geçtiğimiz günlerde İstanbul /Karaköy’de başörtülü iki genç kız kendi halinde yürürken, bir başka kadın tarafından saldırıya uğruyor. Konu nedir, kim kime neden saldırıyor henüz bilinmezken malum çevreler ayağa kalktı. Neymiş efendim; laikler başörtülü kadına saldırmış(!) Neymiş efendim; Kemalistler başörtülü kadına saldırmış(!) Neymiş efendim; İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni CHP’nin kazanmasından güç alıyorlarmış(!) Neymiş efendim; laiklerin saldırgan zihniyeti hortlamış(!)
Hay Kemalistler kadar, laikler kadar, CHP kadar başınıza taş düşsün! Kadınlar sokak ortasında kurşunlanırken, kurbanlık koyun gibi yatırılıp kesilirken, devletin polisi tarafından saçından tutulup yerlerde sürüklenirken hiçbirinizden ses çıkmıyordu. Şort giydiği için toplu taşıma aracında saldırıya uğrayan genç kızlar için sesiniz çıkmıyordu. Mini etek giydiği için sokak ortasında güpegündüz saldırıya uğrayan kadınlar için de sesiniz çıkmadı. Hatta parkta oturan gençlere bu kıyafetlerle sokağa mı çıkılır, bu saatte parkta mı oturulur, tecavüze uğradığınızda, sonra da tecavüz ettiler dersiniz diyerek, kıyafetinden dolayı tecavüzcüleri haklı çıkartmaya çalışan park güvenlik görevlisine de sesiniz çıkmadı.
Şimdi, kalkmışsınız vay efendim başörtülü kadına saldırdılar… İstismarcısınız kardeşim. Din, inanç, istismarı yapıyorsunuz. Kılık, kıyafet istismarı yapıyorsunuz. Şiddet kimden yana, kime karşı uygulanırsa uygulansın suçtur. Vay efendim saldırıya uğrayan kadın başörtülüymüş, bana ne bundan? Ben olaya önce insana, sonra kadına şiddet olarak bakarım. Kadının başı açık mıymış, kapalı mıymış, mini etekli miymiş, pardösülü müymüş beni ilgilendirmez. Türk Ceza Kanunda başı örtülü kadına saldırı, ya da başı açık kadına saldırı diye bir madde yok.
Ama öyle bir istismar hareketi başlatıldı ki mahkeme dahi etki altında kaldı sanık “”Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme” iddiasıyla tutuklandı. Oysa ne suçlar biliyoruz sanıklar elini kolunu sallayarak ortalıkta dolaşıyor.
Toplum olarak çok dikkatli olmak zorundayız. Din, inanç, ibadet, kılık, kıyafet konuları istismara en açık konulardır. Bakın başörtülü kadına saldırdılar diyerek inanç istismarı yapan çevreler toplu intiharlarla ilgili tek laf etmiyor. Daha dün genç bir öğretmen borçlarını ödeyemediği için intihar etti, hiç sesleri çıkıyor mu? Bunların derdi başka. Bunların sorunu başka…