Tarih gerçekleri yazacak

tarafından
221

Bugün ülkemizde yaşanılanlar birer utanç sayfası olarak tarih sayfalarında yerini alacak. Cumhuriyet Halk Partisi ,cumhuriyetin ilanından bu yana ikinci kez böylesine haksız, hukuksuz, hayasızca saldırılara uğruyor. Yasalar, anayasa göz göre göre seçilmiş hakimlerle ,savcılarla çiğneniyor.

Tek yaptıkları sosyal belediyecilik hizmetleri ile halka , gençlere, kadınlara ve tabii ki yaşlılara sahip çıkmak olan, doğal afetlerde başta belediye başkanları olmak üzere oradan oraya koşuşturan , imkanları sonuna kadar seferber eden belediye başkanları, meclis üyeleri ,milletvekilleri ve CHP örgütleri ne yazık ki akıl almaz şekilde yolsuzluklarla suçlanıyor, suç örgütleri gibi gösterilmeye çalışıyor.

Küçük bir zümrenin dışında herkes olayın farkında ” Cumhur İttifakı ” bitti . Devlet Bahçeli, Recep Tayyip Erdoğan tükendi, siyasi iktidarlarının da , siyasi hayatlarının da sonuna geldiler. Bunun içindir ki kuralsız , yasa dışı , anayasaya aykırı hamleler yapıyorlar. Yargıdan seçilmiş insanlarla , yargıyı öldürücü bir silah gibi kullanmaya çalışıyorlar. Devletin içine yerleşen AK görevlileriyle polisle vatandaşı, jandarma ile halkı karşı karşı getirmeye çalışıyorlar. Ama unuttukları bir şey var; vatandaşla karşı karşıya getirmek istedikleri polis de , halkla karşı karşıya getirmek istedikleri jandarma da bu halkın evladı , bu halkın çocukları.

Protesto hakkı bir anayasal haktır . Her toplantı , her gösteri devletin içine yerleştirilmiş ak troller tarafından provoke edilmeye çalışılmasına rağmen halkın sağduyusu ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in sabrı ile bertaraf ediliyor. Eğer böyle olmasaydı sokaklar çoktan savaş alanına dönerdi.

Geçtiğimiz günlerde yetkisiz bir mahkeme tarafından İstanbul İl kongresi ile ilgili verilen karar sonrası işbirlikçi Gürsel Tekin kayyım atandı. Yasaya , anayasaya rağmen alınan bu karar sonrası yasa dışılık devam etti ve bu ülkenin ana muhalefet partisinin İstanbul İl Binasına mahkeme kararı olmadan , dokunulmazlıklara sahip milletvekilleri de dahil olmak üzere , il binasında bulunan kadınlara, gençlere , yaşlılara zor kullanılarak girildi. O görüntüler bütün ülkenin hatta dünyanın hafızasına kazındı. Bu toplum bunları unutmaz…

Sonrasında başka bir mahkeme İstanbul İl Kongresi kararının da , kayyım kararının da yanlış olduğuna , kararı veren mahkemenin de yetkisiz olduğuna “kesin ” olarak karar verdi. Peki, bu karar orada yaşanan yanlışları, ayıpları , işlenen suçları unutturacak mı? Hayır! Emin olun sorumlular tek tek tarafsız ve bağımsız yargıya hesap verecekler. Kanunsuz emri verenler de , kanunsuz emri uygulayanlar da…

15 Eylül 2025 ; yani pazartesi günü yine kararlarıyla tarihe geçecek bir duruşma var. Hukuken eğer mahkeme varoluş nedenini inkar etmezse karar bir önceki gibi olacak. Yani mahkeme yetkisizlik kararı vererek dosyayı kapatacak. Ve ülke normal hayatına dönecek. Aksi olursa ülke de hayat durma noktasına gelebilir, zaten kötü durumda olan ekonomi düzeltilemez hale gelir, büyük sıkıntılar doğar.

Yanlış kararın siyasi etkisi ne olur? CHP’de hiçbir değişiklik olmaz, CHP her şeye hazırlıklı ve yasalara, anayasa aykırı her tür karara sonuna kadar direnmeye kararlı. Cumhur ittifakı mı ne olur? Vallahi çözülmeler başlar , zaten dipte olan halk desteği , daha da düşer. Kişisel fikrim yanlış bir karar verilmeyeceği yönünde . Ne kongre butlan iptal olur, ne de kayyım atanır.

Böyle bir durumda kararı veren mahkeme ilk seçim sonrası adil ve bağımsız mahkemelerde hesap vermek zorunda kalır. Eğer kongre butlan kararı ile iptal olur ve bir kayyım atanırsa ve bu kayyım görevi kabul ederse ” Türk Siyasal tarihine işbirlikçi hain olarak geçer.” Her kim olursa olsun bu değişmez Gürsel Tekin’den daha çok işbirlikçi, hain , satılmış damgası yer.