
Yerel seçimlerin sonuçlarını kabullenmekte zorlanan Recep Tayyip Erdoğan genel seçimde ne yapar (?)şimdiden merak konusu olmaya başladı.
Düşünsenize İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlık seçimini… Nasıl da İstanbul halkına gözdağı vermişti; sizin değil, benim dediğim olur diyordu meydanlarda adeta. Valiyi, kaymakamı, jandarmayı, polisi seferber etti; YSK zaten emrindeydi. Ne oldu? Binlerle ifade edilen fark milyonlara dayandı…
Yani demem o ki; halk kararını verdikten sonra ne saraylar durabilir karşısında, ne şahlar, ne de padişahlar. Yerel seçimlerde halk kararını verdi, kabullenmekten başka yapılacak bir şey yok.
Oysa bakıyorsunuz 3-4 dönemdir AKP’de olan belediyeler borç batağına gömülmüş halde, doğru düzgün hizmet dahi üretmeden sessiz sedasız yönetilirken; CHP’li adaylar kazandıktan sonra fırtınalar koparılmaya çalışılıyor. Bir yandan Recep Tayyip Erdoğan çıkardığı kararnameler ile belediye başkanlarının elini kolunu bağlamaya çalışırken diğer yandan kurumlar haciz üstüne haciz yapıyor. Üstüne bir de yandaş basının sınırsız desteğiyle öyle bir algı yaratılıyor ki; sanırsınız oluşan borç bataklarının sorumlusu birkaç aylık belediye başkanları.
Kadrolar şişirilmiş, yasal sınırların çok çok üzerinde personel alınmış. Personel çıkarılsa (?) işçi düşmanı, emek düşmanı CHP! Aynı sayıda personel ile işe devam edilse zaten yüz milyonlarca lira borçla devralınan belediye bütçesi açık vermeye devam edecek, hizmet üretilemediği gibi personel maaşları ödenemez hale gelecek. Üstüne üstlük bir de belediye başkanı için soruşturma nedeni.
Yıllardır belediyeler ile iş yapan özel şirketler ( yandaşları) fahiş fiyatlarla yapılan iş anlaşmalarının uzun vadelere yayılması gereken alacakları için haciz sırasına girmiş halde. Belediyelerden bu kadar yüklü alacakları olan şirketler, neden iki dönemdir, üç dönemdir alacaklarını tahsil edemedikleri halde AKP’li belediyelerle iş yapmayı sürdürdüler? CHP’li belediye başkanlarının seçim kazanmasını mı bekliyorlardı, alacaklarını tahsil etmek için?
Şimdi biz bu gerçekleri görüyor, biliyoruz da halk görmüyor mu, bilmiyor mu? İyi niyetli belediye personeli farkında değil mi?
Farkında olmaz olur mu? Hemen herkes her şeyin farkında; Recep Tayyip Erdoğan muhalif belediye başkanlarını çalışamaz hale getirmek istiyor. Elindeki tüm imkânları, tüm yetkileri bu yönde kullanıyor. Hatta zaman zaman yetkilerini de aşıyor.
İşte yanlış olan bu, Recep Tayyip Erdoğan’ın görmezden gelmeye çalıştığı şey bu. Yerel seçimlerde belediye başkanlarını belirleyen irade ile kendisini 17 yıldır iktidarda tutan irade aynıdır. Nasıl ki söze başlarken ” Millet böyle istemiştir, bana bu yetkileri milletim vermiştir ” diyorsa belediye başkanlarını seçen milletin de aynı millet olduğunu görmezden gelemez.
Halk tercihini yapmış belediye başkanlarını seçmiştir. Yapması gereken şey belediye başkanlarının hizmet üretmesini, rahat çalışmasını sağlamaktır; aksi durumda siyaset sahnesinden silinir gider.

